İslam’da yüze vurmak yasaklanmıştır. Ebu Hüreyre’den rivayet edilen bir hadiste Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) şöyle buyurur: "Sizden biriniz kardeşiyle dövüştüğünde yüze vurmaktan sakınsın" (Müslim, Âdâb 112, No: 2612; Buhârî, Itk 20, No: 2559). Hadisten de anlaşıldığı üzere, dinimiz, insanların en fazla kızgın oldukları dövüşme halinde dahi yüze vurmayı yasaklamıştır. Söz konusu hüküm eğitim; had ve ta’zîr cezalarında da geçerlidir (İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, V, 182). Kaldı ki her çeşidiyle vurmak/dövmek, sosyal sorunlarda başvurulacak en son alternatif olmalıdır.

İnsanların yüzüne vurmanın vebali daha fazla olmakla birlikte Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) hayvanların yüzüne vurmayı da yasaklamıştır (Nevevî, Şerhu Müslim XIV, 110). Rivayet edildiğine göre Peygamber’in (aleyhissalatu vesselam) yanına yüzüne damga vurulmuş bir eşek getirildi. Bunun üzerine Allah Resulü “Benim hayvanların yüzünü (ateşle) damgalayan ve onların yüzüne vuran kimselere lanet ettiğim haberi size ulaşmadı mı?” dedi (Ebû Dâvud, Cihâd, 58, No: 2564).

Yukarıda zikredilen hükümle ilgili herhangi bir statü farklılığı bulunmamaktadır. Dolayısıyla vuran kişinin baba, koca, iş sahibi ya da devlet yetkilisi olması hükmü değiştirmez.